YOZGAT/ÇAYIRALAN TANITIM

YOZGAT TARİHİ & TURİZMİ

yozgat_saat_kulesi_6

Tarih Yozgat ili Anadolu’nun en eski yerleşim merkezlerinden biridir. Alişar Höyüğünde 5000 sene önceye âit eserler bulunmuştur. Yozgat il toprakları Anadolu’da ilk siyâsî birliği kuran veAnadolu’da târih devrinin başlangıcı kabul edilen Hititlerin sınırları içinde ve en kalabalık yerleşme merkezlerinden biriydi. M.Ö. 1500-2000 yılları arasında kurulan Hitit Krallığının merkezi Hattuşaş, Yozgat il sınırına oldukça yakındır.

Sâmi Asurlular Kızılırmak’ı geçerek buraya kadar gelmişlerse de, bu bölgeye hâkim olamamışlardır. Frikya ve Lidya krallıkları bu bölgeye devamlı hâkim olamadılar.

M.Ö. 6. asırda Presler Anadolu’nun mühim kısmını ve bu bölgeyi istilâ ettiler. M.Ö. 4. asırda Makedonya Kralı İskender, Pers Devletini yenerek Anadolu ve İran’ı krallığına kattı. İskender’in ölümü üzerine imparatorluk komutanları arasında taksim edilerek Anadolu, Asya İmparatorluğu (Selevkoslar Devleti)nin payına düştü. Az sonra bu bölge Kapadokya Krallığına geçerek Kayseri’den idâre edilmiştir.

M.Ö. 1. asırda Roma İmparatorluğu bütün Anadolu gibi bu bölgeyi de kendi toprakları içine kattı. M.S. 395 senesinde Roma İmparatorluğu ikiye bölününce Anadolu Doğu Roma (Bizans)nın payına düştü.

İslâm orduları ve Sâsânîler zaman zaman Bizans’ın elindeki bu bölgeye akınlar yapmışlarsa da bu bölgeyi devamlı olarak ellerinde tutamadılar.

1071 Malazgirt Zaferinden sonra Anadolu fâtihi ve Anadolu’da ilk Türk devletinin kurucusu Kutalmışoğlu Gâzi Süleymân Şah başkumandanlığındaki Selçuklu Oğuz orduları, bütün Anadolu gibi Yozgat bölgesini de fethederek 1077’de kurulan Selçuklu Türk Devletine kattı. Bir ara Danişmendoğullarının nüfûzuna giren bu bölge, devamlı Konya’ya yâni, Anadolu Selçuklu Türk Devletine bağlı kaldı. 1308’de Selçukoğulları Hânedanı düşünce, Anadolu gibi bu bölge de İlhanlı Devletine bağlandı.
yozgat_sehir
İlhanlıların sonuncu Anadolu Genel Vâlisi Uygur Türklerinden Eratna Bey 1335’te Sivas’ta istiklâlini îlân edince bu bölge Eretna Beyliğine geçti. Bu topraklar 1380’de Selçukoğullarından Melik Rükneddîn’e intikal etti. 1398’de Kâdı Burhâneddîn öldürülünce Sultan Yıldırım Bâyezîd Han bu bölgeyi 1398’de Osmanlı Devletine kattı.

Tîmûr Han 1402-1403 senelerinde Yozgat’ı ele geçirdi. Tîmûr Han Anadolu’yu terk edince Çelebi Sultan Mehmed Han bu bölgeyi Osmanlı Devleti sınırlarına yeniden kattı. Bu târihten îtibâren Osmanlı Devleti yıkılıncaya kadar Yozgat bir İç Anadolu şehri olarak Osmanlı idâresinde yaşadı.

Türkmen beylerinden Çapanoğlu Ahmed Paşa Yozgat’ı yeni baştan îmâr etti. Bu zat 1762-1813 arasında 51 yıl vâlilik yaptı. Bir ara Çorum, Kayseri, Ankara, Amasya, Çankırı, Niğde, Tarsus bu âilenin idâresine verildi. Sultan İkinci Mahmûd Han zamânında idârî değişiklikler olunca, Üçüncü Çapanoğlu Süleymân Beyin büyük oğlu Celâleddîn Paşa vezir (mareşal) olarak devlet hizmetinde çalıştı. Diyarbakır, Halep, Maraş, Erzurum, Adana ve Kayseri vâliliği yaptı ve 1846’da vefât etti. Çapan (Çapar) veya Cebbaroğullarından Ahmed Paşa ve oğulları Hacı Mustafa ile Süleymân Bey; Ömer Ağa ve Müderris Abdülcebbar ve Abdülfettah Efendiler bu âileden olup, devlete büyük hizmetleri oldu.

Osmanlı devrinde “Bozok” denilen ve aşağı yukarı bugünkü Yozgat topraklarını içine alan Sancak (vilâyet), Sivas Beylerbeyliğinin (eyâletinin) 8 sancağından biriydi. Tanzimattan sonra ise Ankara vilâyetinin (eyâletinin) beş sancağından biri oldu. Üç kazâsı vardı.

Cumhûriyet devrinde sancaklara (mutasarrıflıklara) vilâyet (il) denilince Yozgat vilâyet oldu.

Yozgat adının verilmesi [değiştir]İlin asıl adı “Bozok” olup,zamanla Yoz olarak değiştirilmiştir.Atatürk, Yoz yerine “gat” katalim demis.Böylece “Yozgat” olmus.Oğuzların; “Bozok” koluna mensup Türkmenlerin bu bölgeye akınıyla birlikte, yöre “Bozok” ismiyle anılmıştır. 1800’lü yıllara doğru bu ismin yanı sıra “Yozgat” adı da telaffuz edilmiştir.

“Yozgat” adının menşei konusunda ise, değişik söylentiler ileri sürülmektedir. Bir rivayete göre, Yozgat Saray Köyü’nden (bugün itibariyle kasaba) itibaren aşağıdan yukarıya doğru kat kat yükselmektedir. Bu kat kat yükselişindin ve rakımının yüksekliğinden dolayı önceleri “Yüz kat” denmiş, zamanla bu isim söylene söylene “Yozgat” halini almıştır.

Diğer bir rivayete göre; Aşiret Reisi Ömer Cabbar(Çapanoğlu) Ağa’nın yüzü çopurdu. Bu yüzden kendisine Çopur veya Çapar Koca derlerdi. Söylentiye göre Cabbar Ağa, sürülerini bir yaz günü yaylakta otlatırken karşısına Hızır çıkıyor ve davar sahibi Cabbar Ağa’dan içmek için süt istiyor. Güler yüzlü Ömer Ağa hemen misafirine ikramda kusur etmeyerek, gönül hoşluğu ile sütü ikram eder. Hızır sütü içtikten sonra çok memnun kalır ve Cabbar Ağa’ya “Çobanoğlu, yozuna yoz katılsın, memleketinin adı Yoz-Kant olsun” diyor. Bu sözü söyleyerek kayboluyor. Temeli böyle olan Yoz-Kant söylene söylene Yozgat halini alıyor.

İsmin kaynağı hakkında her ne kadar tatmin edici bir bilgi yoksa da uzun yıllar bu bölgenin böyle anıldığı bilinmektedir.

2. Dönem Kütahya Mebusu Cemil Bey tarafından verilen bir takrir ile Yozgat ismi Bozok olarak değiştirilmiş, bilahare 23 Haziran 1927 tarihinde Bozok Mebusu Süleyman Sırrı Bey ve arkadaşlarının verdiği bir takrirle Bozok ismi tekrar Yozgat olarak değiştirilmiştir. Yozgat adı nasıl Bozok’tan dönüşmüştür, pek anlaşılabilir, bir bilimsellik taşımamaktadır.

Kültür, Turizm Yozgat E 88 karayolu üzerinde bulunması ve özellikle Hattuşaş(Hitit Medeniyeti Başkenti)’ın yakın olması ve Hattuşaş ile Kapadokyayı birbirine bağlayan Atatürk yolunun il merkezinden geçmesi nedeniyle yabancıların uğrak yeridir. Bozok yaylası olarak da adlandırılan ve ilkçağlardan beri yerleşim yeri olan Yozgat, bozulmamış doğası,misafirperver sıcakkanlı insanları,çok güzel misafir anlayışları, sahip olduğu tabiat güzellikleri, mesire yerleri, yüksek ovaları, tarihi, kültürel, turistik değerleri ve kaplıcalarıyla gezilip görülmesi gereken en güzel illerimizden biridir.Türkiye’nin ilk Milli Parklarından olan çamlık Milli Parkı, Akdağ Ormanları, Şebekpınarı Mesire alanı, Kazankaya Vadisi, ve Gelingüllü barajı gibi yerler spor, dinlence ve piknik alanlarıdır.Ayrıca Çekerek ırmağının yanında bulunan Kızlar Kayası ve hemen yanında tamamlanmasına az kalmış [Çekerek] Süreyya bey Barajı bölgedeki mesire alanı ile çok güzel zaman geçirebilirsiniz.

Kültür Düğün nişan ve acı günlerde Yozgat Halkının imece usulü birbirine yardım ettiği bütün halkın özel günlerde belirlenen alan veya yerlerde toplanılır.Güzel günler hep beraber kutlanır.Acı günlerde aynı şekilde hep beraber atlatılmaya çalışılır.Ayrıca şehir çok misafirperver ve muhafazakar yapısı olduğu bilinir.

Yemek Kültürü Şehrin yöresel yemekleri; Tandır Kebabı, Testi kebabı, çiğdem pilavı, ayva basması, çörek, bazlama, katmer, cızlak, cıvık ekşili, erişte, çap çup, topak çorba, kaypak, helle çorbası, düğürcük çorbası, bulama çorbası, sakala sarkan çorba, haside, sütlü kabak, patlıcan turşusu, arabaşı ve tas kebabıdır. Parmak çörek, peksimet Yozgat’a mahsus özel bir ekmek türüdür.

yozgat

Çayıralan, Yozgat iline bağlı ilçelerden biridir. İlçe toprakları Türkiyenin tam orta noktasında yer alır. Sivas, Kayseri ve Yozgat il sınırlarının kesiştiği noktadır. Çayıralan, bir yanında Akdağ Ormanları ve Akdağlar ile çevrili yeşil Anadolu ilçelerindendir. Rakımı 1 500 m, yüzölçümü 1 445 km2 ve nüfusu 25 958 (1997)dir. İlçe arazisi genellikle dağlıktır. Doğuda Akdağlar, batıda Gevencik Dağı, kuzeybatıda ise, Beydağı yer almaktadır. Vadilerle parçalanmış olan engebeli arazi, yer yer dalgalı düzlükler görünümüne kavuşmaktadır. İlçede tanınmış büyük bir akarsu yoktur. Ancak, çok sayıda küçük dere ve öz bulunmaktadır. Çayıralan Özü, en önemli akarsuyudur. Beypınarı ve Kayapınarı sularının birleşiminden oluşan Karacal Özü, Aşağı Takke Deresi, Külekçi suyu ve Dere Kemal ise, Çayıralan Özü’nün önemli kollarını oluşturmaktadır. Doğal göllerin bulunmadığı ilçede, Yahyasaray Barajı ve İğdecik Barajı’nın göletleri, hem tarım alanlarının, sulanmasında kullanılmakta, hem de çevreye bir görüntü kazandırmaktadır. İklimin karasal olduğu ilçede, yazlar; sıcak ve kurak, kışlar ise, soğuk ve kar yağışlı geçmektedir. Akdağlar ilçeyi sert rüzgarlara karşı koru maktadır. Hakim bitki örtüsü bozkırlardan oluş muştur. Yağışların daha çok olduğu dağlık alanlarda ise; çam, meşe ve ladin türlerinden oluşan ormanlar yer almaktadır (% 43.76). Çayıralan, Yozgat il’i genelinde Ormanların en yoğun olduğu ilçelerden birisidir. Vadi tabanlarında da söğüt ve kavak toplulukları yer almaktadır.

Osmanlı İmparatorluğu zamanında Akdağ Nahiyesi olarak da anılan ilçenin tarihi Çerkeş Bey’e kadar dayanır. Çerkeş Bey’in yazlık yaylalığı olarak kurulan ilçenin tarihinin Beylikler dönemi  öncesine kadar uzandığı düşünülmektedir.

İlçenin nüfusu 18.040 olup 11.134’ü köylerde, 6.906’sıysa ilçe merkezinde yasamaktadır. Doğu ve kuzeyden çam, meşe ve ardıç ormanları ile çevrilidir. İlçenin önemli iş alanları tarım, hayvancılık, arıcılık, ticaret, fidancılık, orman ürünleri imalatı olarak sayılabilir. Civar ilçeler içerisinden eğitim seviyesi en yüksek ilçe olan Çayıralan halkının büyük bir kesimi (Gurbetçi) işçi olarak başta Almanya, Avusturya, Holanda, Belçika, Fransa olmak üzere Avrupa ülkelerinde çalışmakta, geri kalan halkın büyük bölümü ise memur ve girişimci olarak başta Kayseri, ;İstanbul, Adapazarı, Mersin, Ankara gibi kentlerde yaşamlarını sürdürmekteler.

Avrupa’da işçi olarak çalışanların sayısı büyük bir yekün oluşturmaktadır. Tarihi eser olarak ilçe merkezinde Selçuklular kalma Kümbet bulunmaktadır. Eskiden bir medrese, mezarlık ve bahçesinde yer alan Kümbetle birlikte bir kompleks olan bu alandan geriye bugün sadece Kümbet kalmıştır. Bugün medresenin yerinde yeni inşa eidlen bir Cami bulunmaktadır. Caminin ismi Selçuklu Camii yerine Aşağı Cami olarak değiştirilmiştir. Halkının büyük kısmı Müslümandır, son yıllarda camii, okul gibi kamusal hizmet binalarının sayısında artma gözlenmiştir.

İlçeyi ilk kuranların büyük bir bölümü göçmen Türkmen Yörüklerdir. Çevre köylerden ilçe merkezine dorğu göç devam etmektedir. Avrupa emeklilerinden bir bölümü ve memuriyet nedeniyle ilçe dışındaki memur emeklileride ilçeye dönerek ahir ömürlerini ilçelerinde yaşamayı tercih etmektedirler.

İlçeden, beyin göçü olmaktadır, büyük şehirlerde üniversite okuyarak Türkiye’nin birçok illerinde ikamet eden Çayıralanlılar vardır. Bununla birlikte ilçesine ahdi vefa tamamen dönüp hizmet edenler de vardır.

MWV1.7 0

KAYNAKÇA:

http://www.yilmazotel.com.tr/index.php?git=sayfa&sid=40

http://tr.wikipedia.org/wiki/%C3%87ay%C4%B1ralan

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir