BURSA / KESTEL

                                                                BURSA

Türkiye’nin en kalabalık 4.şehridir. Eski adı Hüdavendigâr’dır. Kuzeyinde Marmara Denizi ve Yalova, kuzeydoğuda Kocaeli ve Sakarya, doğuda Bilecik, güneyde Kütahya ve batıda Balıkesir illeri ile çevrilidir. Ekonomik açıdan Türkiye’nin gelişmiş kentlerinden biri olan Bursa doğal ve tarihsel zenginlikleriyle de önem taşır. Bursa’da en çok Osmanlı İmparatorluğu’nun kuruluş dönemine ait tarihî eserlerin bulunmasının sebebi ise, Bursa’nın Osmanlı Devleti’nin ilk başkenti olmasıdır. Bursa alışveriş merkezleri, parkları, müzeleri ve çarşısıyla bölgede öne çıkar. Ayrıca Bursa Marmara bölgesinin İstanbul’dan sonra gelen ikinci büyük şehridir. Türkiye’nin en önemli sanayi kentlerindendir. Şehir İstanbul’dan sonra en büyük ikinci ihracatı gerçekleştirmektedir. Şehrin futbol takımı Bursaspor 2009-10 sezonunda Süper Lig şampiyonudur.

Bursa, sanayi istatistiklerine göre Türkiye’nin en büyük sanayi kenti ve otomotiv üretim merkezidir. CNN International tarafından Türkiye’nin Detroit’i yakıştırması yapılmıştır. Tofaş, Fiat, Renault, Peugeot, Karsan Otomotiv, binek otomobil ve ticari araçlar ile Cobra Güleryüz otobüs fabrikaları Bursa’da bulunmaktadır. Bursa’nın otomotiv sanayinin Türkiye’de merkezi olmasından dolayı kurulan Bursa Otomobil Müzesi yine bu şehirde bulunmaktadır.,

bursa-yatırım-teşvik-belgesi (1)

KESTEL İLÇESİ

Kestel, Bursa iline bağlı bir ilçedir.Bölgede ılıman Marmara iklimi görülür. İlçede Bursa Çimento Fabrikası ile çok sayıda tekstil ve otomotiv fabrikası bulunur. Doğu Roma İmparatorluğu’nun sınır kalesi olması nedeniyle, Latin dilinde Kalecik anlamına gelen Kastel (Castel) ismini almış, ilçenin 1306 yılında Dimboz Muharebesi’nin ardından Osmanlılar’ın eline geçmesi ile ismi Kestel olmuştur. 1938’de Bursa’nın bir bucağı 1960’ta belde haline gelmiştir.1. MehmetzamanındaVânî Mehmed Efendi tarafından sınır kalesi olmaktan çıkarılıp yerleşim merkezi olarak kullanılmaya başlanmıştır. 1877-78 Osmanlı-Rus Harbi’nden sonra Bulgaristan’dan gelen bir grup göçmenin yerleştirildiği bölgeye daha sonra da göçler devam etmiş; göçlerle büyüyen Kestel 1938’de merkez bucak, 1960’ta belde, 1990’da ilçe olmuştur.

e4ba02a620f8d094e31ba959b7859364

LÜTFİYE KÖYÜ

Lütfiye, Bursa ilinin Kestel ilçesine bağlı bir köydür.

1877 Osmanlı – Rus savası yani 93 harbinde Bulgaristan’ın İslimye Kasabası Çamdere köyünden anavatana gelmişlerdir. 13 yıl çeşitli yerlerde kaldıktan sonra Maşadalan mevkii denilen, güzel yere gelerek Maşadalan köyünü kurmuşlardır. Daha sonraları köyün adı Lütfiye olarak değiştirilmiştir. Güzel bir görünüşe sahip olan Lütfiye Köyü doğal güzellikleri, tatlı suları ile bilinmektedir. Toprağının verimine göre meyve ve sebze yetiştiren Lütfiye Köyü halkı son zamanlarda ahududu, böğürtlen, çilek, şeftali ve armut üretiminde önemli gelişme sağlamıştır. Köylünün kurmuş olduğu kalkınma koopkooperatifi ile ürünlerini kalite standartlarında pazarlamaktadırlar. Köyün kurulduğu yıldan beri her yıl hasat sonunda köylülerin yapmış olduğu para, hayvan ve erzak yardımıyla köyde Emir Dede pilav günü düzenlenmektedir. 100 yılı geçkin bir süredir yapılan pilav günü gelen misafirler ile beraber, Kur’an ve mevlüt okunarak, ilahi ve dualarla kutlanmaktadır. Osmanlı komutanlarından olduğu rivayet edilen Emir Dede hayrına yapılan bu gün kaynaşmayı,bütünleşmeyi sağlamaktadır.

 1024px-Lütfiye,_Kestel

 

KAYNAK :http://tr.wikipedia.org/wiki/Bursa 

 

 

 

2012’nin En Tuhaf Canlıları

Bilim dünyası 2012’de sayısız keşif yaptı. Bunlar arasında birçok yeni canlı türü var. Ancak bu yeni canlı türlerinden bazıları sahip oldukları tuhaf özelliklerle diğerlerinden ayrılıyor. Aralarında zombi solucanlar, 750 ayaklı kırkayak, 200 milyon yıllık kuluçkasında yatan yaratık gibi canlıların yer aldığı liste, LiveScience tarafından derlendi. İşte 2012’nin tuhaf, korkutucu ve hatta tiksinti veren yeni canlı türleri:

Sualtında Yaşayan T-rex

Okyanuslarda yaşayan en güçlü ve yırtıcı antik balık olarak tanınlanan ve ilk olarak ‘Predator X’ adı verilen de memeli, Ekim 2012’de bilimsel adına kavuştu. Pliosaurus funkei adı verilen ve 150 milyon yıl önce yaşamış olan canlı yaklaşık 12 metre boyundaydı ve sadece kafatasının uzunluğu 2 metre geliyordu.

0000394360

 

Gereğinden Fazla Ayağı Olan ‘Kırkayak

Sadece 1 ile 3 cm arasında değişen bir gövdeye sahip olan Illacme plenipes, dünyanın en fazla ayağı olan canlısı unvanına sahip. Bu küçük canlının ayak sayısı, tam 750.

indir

Büyüleyici Güzellikteki ‘Et Yiyen’ Sünger

Denizaltındaki bir arp gibi duran bu güzel canlıya yaklaşmak isterdiniz belki? Onun da istediği aslında tam olarak bu. Görünümü itibariyle ‘Arp Süngeri’ adı verilen Chondrocladia lyra, 2000’li yıllara kadar insanlıktan gizli kalmayı başardı. ABD’nin California eyaletindeki Monterey Körfezi Akvaryum Ensititüsü, Kasım ayında bir mini denizaltıya atladı ve suyun 3.5 km derinliğine indi. Denizin çamurumsu yüzeyinde, arka plana kıyasla çok güzel bir sünger buldular. Yaptıkları gözlemler, canlının kıskaçlarıyla karides, balık ve diğer deniz canlılarını yakalayarak yediğini ortaya koydu.

Arp-süngeri

 

Kaynakça:  http://fotogaleri.milliyet.com.tr/yasam/

Performans Reklamcılığı Nedir?

Adını yeni yeni duymaya başladığımız hatta çoğumuzun sanal ortamlarda sürekli karşılaştığı fakat adını koyamadığı bir reklam çeşididir, Performans reklamcılığı. Sanal alemde her yerden bir reklam fırlar oldu artık. Hayatımızın her anında reklamlar var ve çoğunda amaç marka bilinilirliğini artırmak. En basitinden telefonunuzda bir uygulama var ücretsiz fakat kenarında köşesinde sürekli  reklamı çıkıyor ya da farklı bir markanın. Peki, neden bu bir salgın gibi etrafımızı sarıyor büyük bir hızla? Tabi ki de bunun en büyük etkenlerinden biri ülke olarak teknolojinin bütün nimetlerinden faydalanır hale gelmemiz bilgisayarlar, tabletler, akıllı telefonlar vb. Fakat dikkat çekilmesi gereken asıl etken optimum reklam karını hedefleyen firmalara sunulan ve ülkemizde son yıllarda kullanılmaya başlayan bir reklamcılık çeşidi olan performans reklamcılığı. Klasik reklamcılık anlayışında reklam bedelini ödersiniz markanız, firmanız ya da ürününüz için reklam hazırlanır ve hedef kitlenize sunulur. Siz reklam bedelini ödersiniz fakat bu reklam ürün satışınızı artırmayı garantilemez. Online reklamlar da böyleydi son yıllara kadar, firmalar reklamlarını görüntüleyen veya tıklayan kişi başına ödeme yapıyorlardı yayıncılarına. Burada da firmalar verdikleri reklama ne kadar geri dönüş olduğunu bilmeden reklam harcamaları yapıyorlardı. Performans reklamcılığında ise reklam verenler görüntülenme veya tıklanma üzerinden değil, sadece bir satış olduğunda ya da kendilerine geri dönüş yapıldığında ödeme yapıyor. Trendyol, Markafoni gibi firmalar verdikleri reklam bağlantısıyla sistemlerine üye olan kişi başına ödeme yapıyorlar artık. Tabi daha sonra yeterli üye sayısına ulaşan firma satış başına ödeme yapar oluyor. Performans Reklamcılığı sonuç odaklı bir sistemdir ve sonuç %100 başarılıdır. İşte bu yüzdendir ki sanal ortamda olduğumuz sürece her yerden marka ya da ürün bilinirliğini artırıcı reklamlar çıkacak karşımıza.

Kaynak :http://www.pazarlamaturkiye.com

Basın Bülteni Yazmanın İpuçları

Basın bülteninizi kaleme almadan önce aklınızdaki düşünceleri doğru bir şekilde harmanladığınızdan emin olun. Eğer düşünceniz ürün, şirket ya da hizmetiniz ile ilgili bilgi aktarmak yerine tanıtım yapmak yönündeyse şunu bilmelisiniz ki; satış kampanyasını andıran bir bülten yazmaktaysanız vaktinizi boşa harcıyorsunuz demektir. Satış ve pazarlamayı andıran yazılar hedef kitlenize asla ulaşmazlar.

 

Peki basın bülteninizi kaleme alırken nelere dikkat etmelisiniz. İşte size basın bülteni yazımının ipuçları;

Basın bülteninizi kaleme almadan önce aklınızdaki düşünceleri doğru bir şekilde harmanladığınızdan emin olun. Eğer düşünceniz ürün, şirket ya da hizmetiniz ile ilgili bilgi aktarmak yerine tanıtım yapmak yönündeyse şunu bilmelisiniz ki; satış kampanyasını andıran bir bülten yazmaktaysanız vaktinizi boşa harcıyorsunuz demektir. Satış ve pazarlamayı andıran yazılar hedef kitlenize asla ulaşmazlar.

 

Peki basın bülteninizi kaleme alırken nelere dikkat etmelisiniz. İşte size basın bülteni yazımının ipuçları;

  • Aktaracağınız bilgi konusunda seçici olun: Paylaştığınız bilginin reklam içerikli değil haber değeri taşıdığından emin olun.
  • Okuyucuyu yakalayın: Aktardığınız bilgi okucuyu yakalamalı ve bülteni neden okumakta olduklarını ve neden okumaya devam etmeleri gerektiğini hızlıca kavramalarını sağlamalı.
  • Doğru şekilde  açıklayıcı olun: Bültene her zaman aktaracağınız haberin kısa özeti ile başlayın, bültenin yazıldığı markanın kimliğini daha sonra aktarın. Her zaman sıralamayı bu şekilde yapın, asla önce bülteni yazan kimliğini ön plana çıkarmayın.
  • Bağlantı kurulabilir olsun: Eğer bir bülten okuyor olsaydınız onu kendiniz ile ilişkilendirmek istermiydiniz? Unutmayın ki insanlar kendileri ile okudukları arasında bağlantı kurmayı severler.
  • Kelimeleri özenle seçin: Basın bülteni yazarken çok fazla edebiyat yapmaktan, fazla sıfat kullanımından ya da argodan kaçının. Bozuk ve argo dille yazılmış bir bülten okuyucunun uzaklaşmasına neden olacaktır.
  • Gerçekleri yazın: Kaleme aldığınız bültenin dayanağı “gerçekler” olsun. Unutmayın yalancıları kimse sevmez!
  • Bülteninizde yeterli sayıda iletişim bilgisi olsun: Telefon, faks, adres hatta e-mail gibi bütün iletişim bilgilerinizi paylaştığınızdan emin olun. Tüm bu iletişim bilgilerine şirket adınızı ve irtibat kurulabilecek kişi adını yazmayı da unutmayın.
  • Tüm bilgilerin tek sayfada toplanmasını sağlayın: Bülteninizi bir sayfa ile sınırlandırmayı hedeflemelisiniz; hiç kimse çok kısa bir bültene ilgi göstermeyeceği gibi sayfalar boyu uzayan bir bülteni de okumak istemeyecektir.
  • Formata dikkat edin: Bülteninizi yazmakta olduğunuz mecra seçimine göre özel bir formatta yazmak durumunda kalabilirsiniz. (örnek olarak farklı sektörlere hitap eden dergileri ele alabilirsiniz)  Önerilen özel bir format varsa ve siz de bülteninizi bu formatta yazmakta başarısız oluranız tüm çabanızı çöpe atmak şirketinizi yangına atmaktan daha akıllıca bir seçim olacaktır. Doğru formatta ve düzgün yazılmış bir basın bülteni sadece şirketinize dikkat çekmekle kalmaz aynı zamanda pek çok medya geri çıktısı elde etmenizi de sağlar. Eğer doğru formatta bülteninizi hazırlamamışsanız ve hepsinin de ötesinde okuyucunun ilgisini de çekememişseniz bu senaryo asla gerçekleşmeyecektir.

Alıntı Yapılan Adres:http://www.makalemarketi.com