PR ajansı çalışanının bir günü…

   PR Ajansı Çalışanının Bir Günü

Halkla ilişkiler dünyasında ajans hayatı, çekingen ve ürkek insanlar için ya da akşamları 8 saatin üzerinde uykuya bağımlı olanlar için uygun değildir.

Ajans yaşamı atılgan, yaratıcı ve akıllı telefon bağımlılarına uygundur.

İşleri sadece çekici partilere katılmak ve Facebook karşısında saatler geçirerek maaş almak (gerçi biraz bundan var) değildir. Ajans yaşamı zorludur ama tatminkârdır. İşte bir ajans çalışanının günü:

Sürekli yaratıcılık beklenir

Goril kostümü sağlamak, Otomatik Portakal’ın (A Clockwork Orange) gizli dilini öğrenmek, antika bir av tüfeğini kullanabilmek için izin almak; bunların hepsi bir ajans çalışanının günlük işleri olabilir.  Kısacası tipik gün diye bir şey yoktur.

Diğerleri, aylaklık edip saatin tik taklarını izlerken bizler akılda kalıcı kampanya sloganlarını, medya gönderimlerini düşünüyor ve basın bültenleri (bazen de infografikler) hazırlıyoruz.

Cuma gecesi arkadaşlarıyla yemekteyken akıllı telefonlarına aklına gelen fikirleri kaydeden bizleriz. Müzik festivalinde notlar alan bir tek biziz çünkü kalabalık etkileşimiyle potansiyel müşteriyi kazanma taktikleri arasında bir paralellik görmüşüzdür. Araba kullanırken yazıları takip etme dürtüsüyle savaşanlar bizleriz çünkü geçerken gördüğümüz bir şey bizi düşündürür. Algılarımız sürekli açık. Çünkü ilham her yerde ve beyinlerimiz asla durmaz.

Sürekli ilerliyor ve bir şeyler öğreniyoruz.

Bir gün sağlık yasası gündemdedir, diğer gün restoran menüsü– ya da belki bir kaç saat sonra. Bir ajansta çalışmak bir konudan diğer konuya mümkün olduğunca çabuk geçip adapte olmayı ve sürekli öğrenme isteği içinde olmayı gerektirir. Her zaman yeni sektörlerden yeni müşterilerle çalışıyoruz bu yüzden ajans duvarlarının arkasında sıkıcılığa yer yoktur.

Eğlenceli mi? Evet. Kolay mı? Hayır.  Ajans hayatı bir sürü konuda bir sürü şey bilmeyi gerektirir. Müşterileriniz her gün sizden bir şeyler bekler. Bu yüzden sürekli bilgiyi tazelemek, notlar almak ve sıkı çalışmak durumundasınız. Bunu yaparsanız kazanırsınız. Ve şunu unutmayın şüpheye düştüğünüz bir durumda iki kere değil üç kere kontrol edin.

Çoklu kişilikler ya da en azından farklı bakış açıları.

Halkla ilişkiler uzmanları geniş yelpazedeki insanlarla iletişim halindedir. Pinterest takıntılı kullanıcılardan muhabirlere hepsi Facebook’ta nasıl gönderi yapılacağını bilmek istiyor. Tüm bu görevleri etkili bir şekilde sonuçlandırmak, her mesajı bu bambaşka gruplar için yorumlamak durumundayız. Evet empati sadece sizi iyi arkadaş yapan bir vasıf değil aynı zamanda müthiş bir ajans ekip üyesi yapan vasıftır.

Girişkenlik

Halkla ilişkiler uzmanları bir şeylerin gerçekleşmesi için uğraşır. Bir hikâye için asla oturup beklemez. Onu ortaya çıkarmanın yollarına bakar.

Bu önde olmanız ve kalmanız için yapmanız gereken şeydir. Müşterileriniz size ne yapılması gerektiğini söylemez. Uzman olan sizsiniz öyleyse buna göre davranın ve yapmaya başlayın. Müşterilerinizin yaptığı başarılı işleri hikâyeleştirin ve dağıtın ya da büyük işler başarmalarına yardımcı olun.

Kaynak:  The Black Sheep Agency, www.prrehberi.com

PR Bütçesi Ayırmak İçin 10 Neden

   PR Bütçesi Ayırmak İçin 10 Neden

   Halkla ilişkiler sektörü giderek büyüyor ve sektörde önemli değişiklikler oluyor. Etkili iletişimin önemi daha önce hiçbir zaman günümüzün bütünleşik medya ortamında olduğu kadar vurgulanmamıştı.

1. Sosyal evrenin anahtarı etkileşim

   Sosyal medyada var olmak ya da birçok “beğen”inizin ve takipçinizin olması yeterli değildir. Eğer bir kuruluş doğru mesajlarla iletişim kuramıyorsa o zaman sosyal medya çabalarınız zaman kaybından başka bir şey değil. Burada profesyonel iletişimciler devreye giriyor.

2. İtibar olmazsa olmazdır

   İtibar en başta gelir, özellikle de büyük şirketlerde. Bu iş için özel kişilerin bile atandığını görüyoruz. İyi itibar yönetimi iyi halkla ilişkiler ile mümkündür.

3. Kronik kriz çağındayız

   Yakın geçmiş etkili kriz yönetiminin ne kadar önemli olduğunu bize gösterdi. Günümüzün hızlı tempolu, değişken medya ortamı ultra hızlı cevapları gerektiriyor. Meksika Körfezi’ndeki 2010 BP faciası, yönetici kademesinin PR tavsiyesi olmaksızın kriz yönetimini ne kadar kötü bir şekilde yürüttüğünü bize gösterdi.

4. Görünürlük hem sanat hem de bilim

   Sosyal medyanın yükselişi ve SEO ölçümleri marka görünürlüğünün sadece sayı meselesi olmadığını bize gösterdi. Ancak iyi konumlandırma ürünün işçiliği ile de ilgili. Şunu unutmamalıyız ki mesajın kalitesi ve hedeflemesi son derece önemlidir.

5. Pazarlamacıların sosyal medya dahisi olmalarına gerek yok

   Sosyal medya yönetiminin, pazarlamanın alanına girdiğini söylemek çok moda. Fakat sosyal medya topluluk ve etkileşimle ilgilidir ve hedef “kazanılmış medya” elde etmektir. Sosyal medyaya hakim olmak için PR’cıların da katetmesi gereken yol olduğu bir gerçek, fakat sosyal mesajlar söz konusu olduğunda en iyi donatılmış bölüm halkla ilişkiler departmanıdır.

6. Medya hala canlı ve etkili

   Sahne değişti fakat medya, kamuoyunu birincil etkileyen unsur olarak kalmaya devam ediyor. PR çalışanları medyanın yeni çalışma biçimine uyum sağlamak durumunda kalsalar da, bu işin uzmanı olan hala onlar.

7. En ekonomik yol

   Bir çok kuruluş özellikle de küçük olanları düşük bütçelere sahiptir ve entegre pazarlamaya istedikleri ölçekte bütçe ayıramazlar. PR geniş kitlelere ulaşmada en düşük maliyetli yoldur. İş sadece müşterilere ve potansiyel müşterilere bunu anlatmaktır.

8. İçerik ve bağlam

   Blog yazılarından raporlara, webinarlardan tweetlere her türlü iyi içerik kuruluşunuzun görünen yüzüdür. Bu geminin dümeni PR olmalıdır; çünkü en iyi mesajın ne zaman, neden ve nasıl gönderileceğini iletişimciler bilir. İçeriğin gerçek değerini doğru bağlam ortaya çıkarır.

9. Değerler ve ilkeler markanızı yaratır

   Özellikle “Küresel Köy” çağında, işletmeler için değerler son derece önemlidir ve marka gücünün büyük bölümünü onlar inşa eder.

10. Yatırımın geri dönüşü (ROI)

   ROI’niz medyada görünme oranınızdan ibaret değildir. ROI ile ilgili en temel konu, PR’ın kamuoyu nezdinde saygınlık oluşturan bir araç olduğuna ve bu yaratılan saygınlığın markaya olan güvenin temelinde yatan unsur olduğuna yöneticileri ikna etmektir. Halkın markaya olan güveni; anketler, medya analizleri, geleneksel reklam sonuçları, pazar payı ölçümleri gibi unsurların kombinasyonuyla sayısal olarak yansıtılabilir. ROI’nizi nasıl hesaplarsanız hesaplayın, şunu unutmayın ki ROI sadece lira ya da dolar cinsinden ifade edilen bir değer değildir.