GÜMÜŞHANE / ŞİRAN / GÜNYÜZÜ KÖYÜ

Tarih

  Bölgede yapılan arkeolojik çalışmalarda MÖ 3.500 tarihlerinde bölgede insan yerleşimine ve MÖ 3.000 tarihlerinde tarım yapıldığına dair izler bulunmuştur. Asurlular döneminde Aziz Hayaşa ülkesi olarak adlandırılan bölgede Hitit döneminde Karadeniz bölgesinin otokton halkı Kaşkalarınyaşadığı sanılmaktadır. MÖ 9. yüzyılda Urartu hakimiyetine giren, Kimmerve İskit saldırılarından sonra Pontus, Roma, Bizans ve Trabzon İmparatorluğu tarafından yönetilmiştir. Bu yönetimler arasında kısa süreli Arap, Ermeni, Türkmen hakimiyetleri gören kent Trabzon İmparatorluğu’nun yıklmasının ardından da 1514 yılında temelli Osmanlı hakimiyetine girene dek Akkoyunlu ve Safeviler tarafından yönetilmiştir. I. Dünya Savaşı sırasında 1916’dan 1918’e dek Rus orduları tarafından işgal edilen bölgenin Hıristiyan halklarından Ermeniler 1915 tehciriyle, Rumlar 1923 mübadelesi ile Anadolu dışına gönderilmişlerdir.

  Bölgede yapılan arkeoloji araştırmalarında ele geçen buluntular, buradaki yerleşimin MÖ 3000 yıllarına kadar uzandığını göstermektedir. MÖ 2000’in ortalarında Azzi ve Hayaşalar buraya yerleşmiştir. Bu nedenle de, Gümüşhane’yi de içine alan bölgeye Azzi-Hayaşa ülkesi denilmiştir. Mezopotamya’dan gelen Asurlu tüccarların, Gümüşhane ve yöresinde bulunan maden yatakları nedeniyle bölgeye ilgi duymuşlardır. Hitit İmparatorluk döneminde Gümüşhane çevresindeki gümüş yataklarının işletilmiştir. Hitit İmparatorluğu’nun yıkılmasından sonra bölgeye Urartular hakim olmuş, MÖ 8. yüzyıl sonlarına doğru Kimmer-İskit akınları başlamıştır. Daha sonra yöreye Medler, Persler ve Pontos Krallığı egemen olmuştur. MÖ 1. yüzyılda bölgede Romalıların hakimiyeti görülmektedir. M.S. 395’te Bizans İmparatorluğu toprakları içerisinde kalan Gümüşhane, MS. 7. yüzyılda Bizans-Hazar askeri işbirliğine konu olan topraklar arasındaydı. Roma ve Bizans dönemlerinde yörede kurulu kente Argyropolis (Yunanca argyros: “gümüş” ve polis: “kent” demektir.) adı verilmiştir. Bu dönemde yörenin önem kazanmasının nedenleri, ticaret yolları üzerinde bulunuşu ve gümüş madenlerinden ötürüdür.

  İlin mevcut nüfusunun bir kısmı Türk Kayı ve Çepni boylarının nüfusuna dahildir. Fakat başka birçok Oğuz boyu’da ilde iskan etmektedir.

gümüşhane-resimleri-2

Coğrafya

Kuzey Anadolu sıradağları içinde yeralan ilin toprakları çok engebeli olup en yüksek yeri günümüzde Çakırgöl olarak bilinenKolat dağlarında 3.000 metreyi geçmektedir. İlin kuzey kesimi Zigana (Kalkanlı) ve Soğanlı dağları, güneyi ise Çoruh, Kelkit,Kop ve Otlukbeli dağları tarafından çevrilidir. Kelkit vadisindeki küçük bazı düzlükler ise ilin en önemli tarım alanlarıdır.

İklim ve bitki örtüsü

Gümüşhane Karadeniz İkliminin etkisi altındadır ancak Gümüşhane’nin bazı kesimlerinde Doğu Anadolu ile Karadeniz bölümü arasında bir geçiş teşkil etmektedir. Bunun nedeni ise, Yüksek Zigana duvarları Doğu Anadolu nun şiddetli soğuklarının gelmesini engellemesidir. Gümüşhane Dağlarında kayın, meşe, ladin, köknar ve sarı çam ağaçlarından oluşan ormanlarla kaplıdır.

NÜFUS

YIL TOPLAM ŞEHİR KIR
2000 46,656 30,270 16,386
2007 37,784 28,028 9,756
2008 37,856 26,238 11,618
2009 39,290 27,215 12,075
2010 40,316 28,620 11,696
2011 42,794 31,011 11,783
2012 44,888 32,444 12,444
2013 48,690 35,916 12,774
2014 52,628 40,078 12,550

Eğitim

Gümüşhane Üniversitesi, 2008 yılında Gümüşhane’de Devlet Üniversitesi olarak kurulmuştur. Gümüşhane Üniversitesinin çeşitli fakülteleri bulunmaktadır. Genelde mühendislik ağırlıklı yan bilim dallarında öğrenim gören öğrencileri vardır. Ayrıca Kelkit, Şiran ve Kürtün’de yüksekokul bulunmaktadır.Gümüşhane Üniversitesi 2013 yılında 10 bine yakın öğrenciye eğitim imkanı tanımaktadır.

ŞİRAN

Gümüşhane ilinin bir ilçesidir.

 Gümüşhane’nin en eski ilçelerinden biridir. İlçe merkezi Uluşiran (şimdiki adıErenkaya) köyünde iken 1800’lü yıllarda bugünkü ilçe merkezine taşınmıştır.

Şiran adı esasen ilçenin kapladığı bölgenin adıdır. Bizans kaynaklarında 9. yüzyıldan itibaren bu bölge Khêriana ve (çoğul genitiv) Khêrianôn adıyla anılmıştır. Yerel lehçede /şîryana/ şeklinde telaffuz edilen bu isim, Şiran olarak Türkçeye uyarlanmıştır. Yavuz Sultan Selim’in kasabaya Farsça Şîran (“aslanlar”) adını verdiğine ilişkin yaygın inanışın tarihi temeli yoktur.

Yerel şivede Şiran, Şeyran olarak telafuz edilir. Yaşlı kuşağın çoğunluğu Şiran’a Şeyran derler.

Tarih

    Şiran ilçemiz, 1473 ‘teki Otlukbeli Savaşı’nda Fatih Sultan Mehmet tarafından Uzun Hasan’nın yenilmesi ile Osmanlıların eline geçmiştir. Osmanlının fethinden sonra Şebinkarahisar Sancağı’nin bir nahiyesi olarak idare edilen ilçemiz 16. yy. sonuna kadar buraya bağlı kaldı. 17.yy. dan sonra Erzurum vilayetinin Erzincan Sancağı ile Trabzon vilayetininGümüşhane Sancağı arasında değişik zamanlarda idare edilen Şiran bazen de Kelkit nahiyesi ile birlikte ilçe yapılmıştır. Tanzimat’in ilânından sonra Erzurum’a bağlanan Şiran İlçesi 1839 da tekrardan Erzincan’a bağlanmıştır. 93 Harbi’nden sonra 1879 yılında Gümüşhane Sancağı’ndan ayrılan Kelkit ve Şiran, Bayburt Sancağına bağlandı.Bu sırada halkın merkeze gönderdiği dilekçelerle Gümüşhane Sancağına tekrardan bağlandı.

Ekonomi

  İlçemizde sebzecilik ve meyvecilik gelişme yolundadır. Meyvelerden elma üretimi önemlidir. Hayvancılık ilçenin diğer önemli bir gelir kaynağıdır. Koyun, kır keçisi ve sığır ciddi manada beslenen hayvanlardır. İlçemizde 30 ton günlük kapasiteli süt fabrikası, birde boya fabrikası ve Taş Mermer Fabrikası mevcuttur. Ayrıca belli bir kota uygulanmak suretiyle seker pancarı üretimi yapılmakta olup, seker fasulyesi üretimi de önemli bir yer tutmaktadır.

Turizm

İlçemizde konaklama tesisi olarak 60 yataklı Belediyemize ait bir otel mevcuttur.

Turistik Yerler

  • Çakırkaya Manastırı
  • Tomara Şelalesi
  • Seydibaba Türbesi
  • Gelin Ebe Türbesi
  • Firdevs Hatun Türbesi

ÇAKIRKAYA MANASTIRI

cakirkaya-manastiri-turistlerin-ilgisini-cekiyor-1634672_b

Çakırkaya Köyümüz ilçemize 11km uzakta olup Şiran İlçemizin güneyinde yer almaktadır. Osmanlı Devleti döneminde kayıtlarında Kalur diye geçen Çakırkaya köyümüzün tarihi de eskidir. İlçemizde tarihi eser bakımından en zengin köylerden bir tanesidir. 14. YY. dan kaldığı sanılan tarihi Çakırkaya Manastırı bu köyümüz sınırları içerisinde bulunmaktadır. Kayalara oyulmak suretiyle yapılan manastır yerli yabancı bir çok turistin ilgisini çekmektedir. Zaten turizm açısından ilçede bilinen tek tarihi eserdir. Bunun yanında Çakırkaya Köyü’nde hemen yanı başında bulunan kaya mezarları ve Kavaklı Dere denen mevkiinde tarihi eserlerin varlığından haberdar değildir. Çakırkaya Köyünün ilk yerleşik kabileleri Rumlardır. Daha sonradan gelen Türkmen göçleri, mezralar halinde Kavaklı Dere denen mevkiiye yerleşirler. Daha sonraki yıllarda bugünkü yerleşim yerine taşınırlar.

TOMARA ŞELALESİ

RCP_8307_1

Şelale,Şiran İlçesi Seydibaba Köyünün Güneybatısındadır.Şelalenin suları,tepe yamacından,kayaların arasından ve yer altından çıkarak,yere dikey olarak akmakta ve yatağını oluşturmaktadır.

Su kaynağının tamamı Şelalenin olduğu kısımdan yer altından çıkmaktadır.Suyun çıkış yeriyle dere yatağına ulaştığı zemin arasında yaklaşık 10-15 m yükseklik farkı vardır.Bu yükseklikten dolayı ve farklı yerlerden çıkan sular ilginç bir görünüm oluşturur.

Kaynağında oluşan Şelale olması ve yoğun bir su çıkışının olması açısından oldukça ilginç bir örnek niteliğindedir. Şelale etrafına öncül tesisler yapılmış olup, yolu iyileştirilmiştir.

GELİN EBE TÜRBESİ

Firdevs_hatun_turbesi

GÜNYÜZÜ KÖYÜ

b_110164821rsm193 EVREN KOYU

Gümüşhane ilinin Şiran ilçesine bağlı bir köydür.

Tarım ve Hayvancılık

1inek_yavrusu_6

Hayvancılık eski yıllarda daha yaygındı gerek küçük gerek büyükbaş hayvanlar bulunmaktaydı son zamanlarda ise kümes hayvanları özellikle de arıcılık yaygın bir şekilde yapılmaktadır.

Coğrafya

 Gümüşhane iline 111 km, Şiran ilçesine 6 km uzaklıktadır.

İklim

Köyün iklimi, Karadeniz iklimi etki alanı içerisindedir.

Ekonomi

Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır.

Altyapı bilgileri

Köyde, ilköğretim okulu vardır ancak kullanılamamaktadır. Köyün hem içme suyu şebekesi hem kanalizasyon şebekesi vardır. PTT şubesi yoktur ancak PTT acentesi vardır. Sağlık ocağı ve sağlık evi yoktur. Köye ulaşımı sağlayan yol asfalt olup köyde elektrik ve sabit telefon vardır.

GÜMÜŞHANE’DE GEZİLECEK TARİHİ MEKANLAR

SANTA

 Gümüşhane’nin Yağmurdere Köyü’nden devam ettiğinizde karşınızda belirir Santa. Karadeniz dağlarının en ulaşılmaz noktasında olması, Santa’yı merak uyandırıcı kılıyor.

   Ağaç hattının üst sınırında, 1500 – 1800 metre irtifada, dik yamaca kurulu 7 köyün ortak ismi aslında Santa. Her daim dumanlı, günün belli saatleri dışında sis hiç kalkmıyor Santa’nın üzerinden. Eskiden Rum yerleşimi olan bu köylerin isimleri ise; İşhanli, Çakalli, Piştofli, Tengilli, Çinganli ve Binatli. Hepsi de taştan yapılma, çatısız harabe kiliseler barındırıyor içlerinde.

   Evlerin de hepsi kesme taştan yapılmış. Karadeniz’de bu denli yükseklikte olup da, dört mevsim yaşanılan başka bir yer daha yoktur herhalde.

KARACA MAĞARASI

1426968458_karaca

Gümüşhane’nin turizmini canlandıran Karaca Mağarası, Torul ilçe sınırları içerisinde bulunuyor. Aynı ismi taşıdığı Karaca Mahallesi’ne vardığınızda mağara çok yakınınızda olacak.

   Karaca Mağarası’nın toplam uzunluğu 256 metre olup, tamamı ile yatay bir mağaradır. Aynı zamanda 5 salondan oluşuyor. Her salon birbirine bağlı…

   Salonları birbirine bağlayan duvarlar damlataş sütunundan oluşmakta. Mağarayı gezerken birbirinden ilgi çekici damlataşlar, sarkıtlar, dikitler ve kalsit kritalleri, sütunlar ve bayraklar karşınıza çıkacak. Mağara güllerini ve damlataş havuzunu da unutmamak gerek…

KÜRTÜN

3332-feridunzade-kurtun-baraji-1433-950px

 Anadolu Türkmen tarihinin en önemli merkezlerindendir. Eski ismi Kürtün-i Bala’dır. Daha önceleri Kürtün-i Zir yani Doğankent ilçesi (Eski ismi Harşıt)’e bağlı idi. Daha sonra Türkmen, Çepniler sahile inince burada bulunan Harşit merkezi Doğankent’e inmiştir. 300 yıl Gümüşhane sancak olmak itibari ile Trabzon’a bağlı idi. Bundan 80 yıl öncelerine kadar Kürtün-i bala olarak adlandırılan Kürtün ilçesi olarak adlandırılmıştır.

   Türkmen, Çepniler, eski ismi Kürtün’e gelerek yerleşmişlerdir. Daha sonra hayvancılık ve tarım ihtiyacı dolayısı ile daha aşağılara doğru göç etmişlerdir. En yakın olarak Şadı (Çatalağaç) köyüne yerleşmişlerdir. Daha sonra Harşit havzasına ve oradan da şimdiki Espiye ilçesine kadar ilerlemişlerdir. Yöre Türkmen Çepnilerin merkez bölgesi olmasına rağmen birçok Türk boyunu da bünyesinde barındırmıştır. Çepniler, Hazarlar ve Peçenekler Kürtün ve yöresine Malazgirt Savaşı’ndan önce gelmiştir. Gümüşhane yöresinde Akkoyunlu ve Safevilerde hüküm sürmüştür.

 ARTABEL GÖLLERİ TABİAT PARKI

Gümüşhane’nin Torul ilçesinde bulunan Artabel Gölleri Tabiat Parkı, kuzeydoğusunda Karanlık Göl olmak üzere birçok göl yatağını içinde barındırmaktadır.5859 hektarlık bir alanı vardır ve 1998 yılında tabiat parkı olarak ilan edilmiştir.

   18 tane buzul kraterinin güzelliği ziyaretçiler tarafından fotoğraf makineleriyle ölümsüzleşmektedir ve yörede hayvan ve kuş türleri de bulunmaktadır. Doğal bir güzellik olan ve eşsiz bir güzelliğe sahip olan Artbel Gölleri Tabiat Parkı, gelecek nesillere de bırakılması ve halkın faydalanabilmesi için itinalı bir şekilde korunmaktadır. Tabiatın bir armağanı olan Artabel Gölleri Tabiat Parkı, eğlenceli ve doğayla iç içe geçirilecek güzel zamanların mesajını veriyor.

KAYNAKÇAht:tp://tr.geoview.info/guemueshane_siran_guenyuezue_limnis_koeyue_ve_civar%C4%B1_resimleri,85501054p

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir