Akhisar’da Şehr-i Rengiz Sergisi Açıldı

Akhisar özel bir atölye işletmesinde resim kursu veren öğretici Gülsüm Kaya’nın öğrencileri tarafından resmedilen eserler “Şehr-i Rengiz” sergisiyle görücüye çıktı.

akhisar-da-sehr-i-rengiz-sergisi-acildi-8388418_x_o

Akhisar özel bir atölye işletmesinde resim kursu veren öğretici Gülsüm Kaya’nın öğrencileri tarafından resmedilen eserler “Şehr-i Rengiz” sergisiyle görücüye çıktı.

Gülsüm Kaya Resim Atölyesi yeni sezon resim sergisi “Şehr-i Rengiz” imiyle  Akhisar Belediyesi Sanat Galerisinde açtı. Yağlı boyadan kara kalem çalışmasına kadar bir çok eserin sergilendiği galerinin açılışına  Akhisar Belediye Başkanı’nın eşi Nergiz Hızlı, İlçe Emniyet Müdürü’nün eşi Deniz Pınar,  Akhisar Belediyesi Basın Yayın ve  Halkla İlişkiler Müdürü İbrahim Topaloğlu,  AK Parti İlçe Kadın Kolları Başkanı Arzu Kokaz ve yönetim kurulu üyeleri, CHP İlçe Kadın Kolları Başkanı Sevil Büyükyazgan ve yönetim kurulu üyeleri ve kursiyerler, yakınları ve sanatseverler katıldı.  Akhisar Belediyesi Sanat Galerisi’nde kursiyer Esra Füzün, Necla Kurşun, Kamuran Çandar, Gülsüm Afacan Akgün ve Hatice Şakrak’a ait eserler yer alırken galeriyi ziyaret eden sanatseverler tek tek kursiyerleri tebrik etti. Serginin açılış konuşmasını yapan öğretici Gülsüm Kaya, “Bir süredir arkadaşlarımızla birlikte sanata gönül veren dostlarımızla birlikte küçücük bir atölyede kocaman dünyalara pencereler açtık. O açtığımız pencereden sizi de biraz sizleri seyretmeye davet ediyoruz. Sanatın birleştirici yönü burada hepimiz birlikte paylaşmak istedik ve çok da güzel oldu” dedi. – MANİSA

Kaynak: http://www.sondakika.com

halkla ilişkilerüzerine

Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Sakarya Meslek Yüksekokulu’nun (SMYO) sigarasız bir yaşama dikkat çekmek amacıyla sosyal sorumluluk projesi gerçekleştirildi.

22 saat önce

Sakarya Üniversitesi (SAÜ)  Sakarya Meslek Yüksekokulu’nun (SMYO) sigarasız bir yaşama dikkat çekmek amacıyla sosyal sorumluluk projesi gerçekleştirildi. Bugün Meslek Yüksekokulu’nun bahçesinde ve kantininde öğrenci ve akademik personel sigara içmedi.

Sakarya MYO  Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü tarafından düzenlenen proje kapsamında okul bahçesi içerisinde sigara içilmemesine ve  Yeşilay’ın önemine dikkat çekildi. Önceliği akademik personelin öğrencilere örnek olunması olduğunu belirten  Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü Başkanı  Ezgi Tanrıverdi, “Bugün sigaranın zararlarına dikkat çekmek ve sigarasız hayata başlangıç olması temennisiyle bir gün boyunca sigara içilmemesini hedefliyoruz. Bu kapsamda hocalarımızdan, yeşil kurdele takmalarını talep ediyoruz. Başta Müdürümüz  İsmail Gümüş’e ve bize tam anlamıyla destek veren Akademik kadromuza teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

“HERKESE ÖRNEK OLMAK İSTİYORUZ”

Okul Müdürü  İsmail Gümüş yaptığı açıklamada, “Okulumuzda sosyal sorumluluk kapsamında bir günlük sigara içmeme projesi gerçekleştiriliyor. Bu projeyi öğrenci arkadaşlarımız düzenledi. Hocalarımıza ve öğrencilerimize destek verdikleri için teşekkür ediyorum. Bu konuda insanların birbirine örnek olduğunu belirtmemiz gerekmiyor. Gerektiği zaman her yerde bu konuda bilgi paylaşımı yapıyoruz. Örnek olma amacıyla birçok insanın sigara bırakmasını hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.

Projenin mimarı olan öğrenciler Akademik kadroda bulunan öğretim görevlilerine ve hocalarına yeşil kurdele ve lokum dağıtarak bugünü sigarasız bitirmeyi hedefliyor. – SAKARYA

Halkla İlişkiler ve Propaganda

Propaganda ve Halkla İlişkiler Arasındaki Farklar

Propaganda, halkla ilişkilere benzeyen ve karıştırılan alanların başında gelmektedir. Halkla ilişkiler
uygulamalarının başlangıç dönemlerinde, propaganda amaçlı bazı çalışmalar yürütülmüştür. Grunig ve Hunt (1984: 21) 1850-1900 yılları arasında, halkla ilişkilerin bir propaganda işlevi olarak hizmet ettiğini belirtmektedir. Yine aynı yazarlar, halkla ilişkiler uygulayıcıların bu dönemde örgütlerle ilgili eksik, çarpıtılmış ve yarı doğru bilgileri yaydıklarını ifade etmektedir. Ancak daha sonraları halkla ilişkilerin temelinde kesinlikle iki yönlü iletişim, dürüstlük, karşılıklı kabul ve anlayış, sosyal sorumluluk gibi unsurların bulunduğuna yönelik vurgular artmıştır. Günümüzde de, halkla ilişkiler adıyla yapılan bazı çalışmalarda halkla ilişkilerin özünden sapıldığını ve propaganda amacına yönelindiğini görmek mümkündür. Ancak, bu çalışmaları halkla ilişkiler olarak görmek doğru değildir. Bu tür çalışmalara bakarak halkla ilişkileri açık veya örtülü propaganda olarak nitelendirmek, halkla ilişkilerin özünü gözardı etmek olacaktır.

Halkla ilişkilerle propaganda arasındaki önemli farklılıkları belirtmeden önce, propagandanın tanımı üzerinde durmamız yararlı olacaktır. Propagandayla ilgili olarak da çok sayıda tanım yapılmıştır. Propagandayla ilgili önemli yazarlar kabul edilen, Jowett ve O’Donnell’in tanımı, son dönemlerde yaygın olarak ele alınmaktadır. Bu tanım propagandanın özünü iyi bir şekilde yansıtmaktadır. Bu yazarlara göre propaganda; bilinçli ve sistematik olarak algıları biçimlendirme, kavrayışları yönlendirme ve propagandacının istediği amaca ulaşmasına yardımcı olacak bir tepkinin elde edilmesi için davranışları yönetme çabasıdır (Jowett ve O’Donnell, 1999: 6). Bu tanımda propagandanın daha çok insanların düşünce ve davranışlarını yönetme çabası olduğu görülmektedir. Propagandayı yapan kişi veya kurumlar kendi istekleri doğrultusunda insanlarda bir görüş ve tepki oluşturmayı amaçlamaktadır.
Propaganda ile halkla ilişkiler arasındaki önemli farkları şu şekilde açıklanabilir.

• Öncelikle her iki alanın amaçlarına bakmak farklılığı açıkça ortaya çıkaracaktır. Halkla
ilişkilerin temel amacı, kurumlarla kamuları arasındaki karşılıklı anlayış ve iyi niyeti
geliştirmektir. Propagandanın temel amacı ise, istenilen sonucun başarılması için insanların
düşüncelerini biçimlendirmek ve bilincini yönetmektir.

• Propaganda ile halkla ilişkiler arasındaki ikinci farklılık, iletişimin yönü açısındandır. Bir çok
yazar propagandanın tek yönlü, halkla ilişkilerin ise, iki yönlü iletişim sürecine dayandığına
vurgu yapmaktadırlar (Asna, 1998: 226; Tortop, 1986: 8; Okay ve Okay, 2002: 44). Buna göre
propaganda, hedef kitleden gelen tepkilere kapalı olmakta ve onların görüşlerine önem
vermemektedir. Propaganda, ısrarla savunulan fikrin doğruluğunu aşılamaya çalışmaktadır. Bazı
propaganda çeşitlerinde iki yönlü iletişime yatkınlık görülmektedir. Örneğin, sosyolojik
propaganda veya siyasal propaganda da hedef kitleden gelen tepkilere ve görüşlere önem
verilmektedir. Ama asıl amaç, insanların bu görüş ve tepkilerine uygun davranmak veya
politikalar geliştirmek değildir. Tersine, bu tepkilere dayanılarak insanları daha iyi
yönlendirmenin yol ve tekniklerini bulmaktır.

İki yönlü iletişimin temel amaçlarından birisi de şudur: Hedef kitleden gelen görüşler doğrultusunda
kurumların kendilerini yenilemeleri, politikalarını gözden geçirmeleri ve gerekirse politikalarını
değiştirmeleridir. Ama propagandada böyle bir durumdan söz etmek son derece zordur. Propagandayı yapan kişi veya kurumlar, gelen görüş ve tepkiler doğrultusunda politikalarını genellikle değiştirmezler. Kendi politika ve görüşlerinin doğru olduğunu ısrarla vurgularlar. Halkla ilişkilerde ise, hedef kitleden gelen görüş ve tepkiler temeldir. Çağdaş halkla ilişkiler anlayışında, tepkiler doğrultusunda kurumların görüş ve politikalarını değiştirmeleri gerekir.

İki yönlü iletişimle ilgili vurgulanması gereken önemli bir nokta da, bunun ne derece zorunlu
olduğudur. Propagandada iki yönlü iletişime dayalı olmak zorunlu değildir. Diğer bir deyişle propaganda tek yönlü olarak da yürütülebilir. Hedef kitlenin görüş ve tepkileri dikkate alınmayabilir. Ama halkla ilişkiler kesinlikle iki yönlü iletişime dayanmak zorundadır.

• Halkla ilişkileri propagandadan ayıran başka bir etmen doğruluk ve dürüstlüktür (Asna, 1998:
227; Okay ve Okay, 2002: 43). Propaganda çalışmalarında verilen mesajların doğru olması ve
hedef kitleye dürüst davranılması zorunlu değildir. Halkla ilişkilerde ise, verilen mesajların
kesinlikle doğru olması, hedef kitlenin asla yanıltılmaması bir zorunluluktur.

• Halkla ilişkilerle propaganda arasındaki son bir ayrım da, sosyal sorumluluk anlayışı bağlamında
yapılabilir. Propaganda çalışmalarında hedef kitlenin yararını gözetmek zorunlu değildir.
Propagandanın amacı, hedef kitleye zarar verecek olsa bile, istenilen sonuçları
gerçekleştirmektir. Halkla ilişkilerde ise, sosyal sorumluluk anlayışı temel bir ilke olarak kabul
edilmektedir. Hedef kitlenin yararı, halkla ilişkiler çalışmalarında kesinlikle göz önünde
tutulmaktadır.

Kaynek:  www.anadolu.edu.tr

Özgüven Üstüne

Özgüven her insanda gelişir mi?Doğan her çocuk muhteşem bir potansiyel olarak doğar. Evet, bu muhteşem potansiyel yapabilecek, geleceğini belirleyebilecek bir potansiyeldir. Bu potansiyelin donanım olarak ve yazılım olarak ne anlama geldiğini Keşkesiz Bir Yaşam İçin İletişim Donanımları adlı kitabımda ayrıntılı olarak irdeledim.

1445002707384

Kitapta belirtildiği gibi çocuk ya yüz baskın yaşam ya da can baskın yaşam ortamında toplumsallaşır. Yüz baskın yaşam ortamında büyüyen bir çocuk, “başkasına hesap vermek” bilinci içinde yaşamını süreçler ve kendisine söyleneni ve bekleneni yaparak yaşar. Kendinin ne düşündüğünü o kadar önemli değildir.

Can baskın yaşam ortamında büyüyen biri ise “kendine hesap vermek” bilinci içinde yaşar. Bu kişi başkalarının ne diyeceğini umursar, ama kendi doğrularını gerçekleştirmek, kendi gözüne hesap vermek daha önemlidir.

Şimdi geçen yazıda Mahmut adını verdiğim kişinin mektubundan bir cümleye bakalım:

” istemediğim bir bölümde okuyorum. (asıl istediğim İstanbul Üniversitesi Halkla İlişkiler.) ama öyle ya da böyle bu bölüm bitecek. Buna mecburum. Bunu eskisi kadar takmamaya çalışıyorum.”

Mahmut bana göre yüz baskın bir ortamda büyümüş ve büyürken farkına varmadan “büyükleri” onun yaşam arabasının direksiyonuna oturmuş, ama o hala kendisinin oturduğunu sanıyor.

Neden istemediğin bir bölüm istemeye istemeye bitecek?

Bu soru irdelenmeye başlandığında görürsünüz ki, Mahmut aslında kendi kendine hesap vererek, kendi koyduğu hedefleri uğruna uğraş vererek, “benim yaşamım ve benim sorumluluğum” dediği bir yolculuk içinde değil.

Böyle bir kişilik oluşumu kendi yaşamının anlamını sürekli başkalarının gözünde arar; onların takdiri ve beğenisi olmadan kendisinin kendi gözünde hiçbir değeri yoktur. Böylelikle her sosyal ortamda, “Acaba beni beğenecekler mi?” kaygısı yaşar, eli ayağı dolaşır, kendisini sevdirmek için onların hoşuna gidecek şeyler söylemek ve istedikleri şeyleri yapmak ister. Onların neyi duymak istediklerini önceden kestirmeye çalışır ve yanlış yapmaktan ve karşıdakini hayal kırıklığına uğratmaktan çok korkar.

Niçin korkar?

indir

Çünkü onun yaşamında varoluş nedeni dış kaynaklıdır; başkalarının takdiri ve beğenisi ile var olmaktadır. Kendi gözünde kendisi yoktur.

Bu müthiş bir yalnızlıktır; çünkü kişinin arkadaşlarının, dostlarının olabilmesi için önce kendisinin var olması gerekir. İnsanın kendiyle olan ilişkisi onun en önemli, en anlamlı ilişkisidir; kendiyle ilişkisini temellendirmeden kişinin başkalarıyla anlamlı ve doyumlu bir ilişki kurması olanaksızdır.

Geçen yazıda verilmiş olan mektuptaki şu satırları bu gözle değerlendirin:

“,,,,, benim bi özgüven eksikliği var.bu derslerde ya da temel becerilerde fazla yok.asıl kişilerarası iletişimde bunun sıkıntısını oldukça çekiyorum.acaba şöyle yapsam beni kötü görür mü ya da böyle yapsam ne der?kısaca fazla empatik davranıyorum.

…….. yine kişilerarası iletişimde kendimi iyi anlatamama korkusu.kendimi basit düşürme korkusu bende baş gösteriyor.bilmiyorum buna mı bağlı ama ben konuşurken ister istemez heyecanlanıyorum ya da panik yapıyorum.bu da diksiyonumun bozuk olmasına yol açıyor diye düşünüyorum.yani hızlı konuşuyorum ve karışık cümleler kuruyorum bu da beni anlaşılmaz yapıyor.”

Kaynak:www.halklailişkiler.com

Yerel Yönetimlerde Habercilik Eğitimi Başladı

Anadolu Ajansı (AA) ve Türk Dünyası Belediyeler Birliğinin (TDBB) düzenlediği “Yerel Yönetimlerde Habercilik Eğitimi” başladı.

AA Haber Akademisi Koordinatör Yardımcısı Hayri Çetinkuş, Zeytinburnu‘ndaki TDBB genel merkezinde başlayan eğitimlerin açılış töreninde, farklı ülkelerden birçok katılımcıyı programda görmekten mutluluk duyduklarını söyledi.

Program sayesinde gönül coğrafyalarının bir araya geldiğini belirten Çetinkuş, “Türkiye Cumhuriyeti Devleti, özelinde de kurumlarımızın Balkanlar, Orta Doğu, Orta Asya başta olmak üzere dost ve akraba olan tüm coğrafyalarda kardeşlik elimizi görebilirsiniz.Anadolu Ajansı hem Türkiye‘de hem de yakın coğrafyadaki gelişmelere tanıklık etmiş, 96 yıllık bir kurumdur. Son yıllarda yapmış olduğu atakla uluslararası bir ajans olmuştur.” diye konuştu.

AA’nın haber, fotoğraf ve video haber üretim rakamları hakkında bilgiler veren Çetinkuş, AA’nın dost ve akraba ülkelerle olan ilişkilerini geliştirdiğini dile getirdi.

TDBB Genel Sekreteri Fahri Solak ise buna benzer programları her ay gerçekleştirdiklerini belirterek, üye ülke belediyelerinin ihtiyaçları doğrultusunda söz konusu eğitim programlarının konusunun belirlendiğini söyledi.

yerel-yonetimlerde-habercilik-egitimi-basladi_b27c451-670x330

Program sayesinde gönül coğrafyalarının bir araya geldiğini belirten Çetinkuş, “Türkiye Cumhuriyeti Devleti, özelinde de kurumlarımızın Balkanlar, Orta Doğu, Orta Asya başta olmak üzere dost ve akraba olan tüm coğrafyalarda kardeşlik elimizi görebilirsiniz.Anadolu Ajansı hem Türkiye‘de hem de yakın coğrafyadaki gelişmelere tanıklık etmiş, 96 yıllık bir kurumdur. Son yıllarda yapmış olduğu atakla uluslararası bir ajans olmuştur.” diye konuştu.

AA’nın haber, fotoğraf ve video haber üretim rakamları hakkında bilgiler veren Çetinkuş, AA’nın dost ve akraba ülkelerle olan ilişkilerini geliştirdiğini dile getirdi.

TDBB Genel Sekreteri Fahri Solak ise buna benzer programları her ay gerçekleştirdiklerini belirterek, üye ülke belediyelerinin ihtiyaçları doğrultusunda söz konusu eğitim programlarının konusunun belirlendiğini söyledi.

Bugün başlatılan eğitimin son dönemlerin en önemli konularından biri olan “Yerel yönetimlerde halkla ilişkiler ve basın” konusuna yönelik olduğunu aktaran Solak, yerel yönetimlerin hizmetlerini halka anlatmasında medyanın önemine işaret etti.

Solak, bu tür bir programda Türkiye‘den iş birliği yapılacak yegane kurumun AA olduğunu vurgulayarak, “Anadolu Ajansı, 100 yıllık geçmişi ve tecrübesi olan bir kurum. SadeceTürkiye‘de değil dünya klasmanında da yeri olan AA ile iş birliği yapmanın sevincini yaşıyoruz. AA yetkililerine bu konudaki destekleri için teşekkür ediyorum.” dedi.

Eğitime katılanlardan Kosova Prizren Belediyesi temsilcisi Sencar Karamuco daKosova‘nın bağımsızlığını yakın zamanda kazandığını hatırlatarak, “Yerel yönetimler konusunda eksikliklerimiz var. Devletleşme süreci tam anlamıyla tamamlanamadı. Buna benzer eğitim programlarıyla eksikliklerimizi gidermeye çalışıyoruz. Program aynı zamanda İstanbul‘un tanıtımına da katkı sağlıyor.” ifadelerini kullandı.

Kırgızistan Bişkek Belediyesi Uzman Yöneticisi Kalperizat Aidarbekova da böyle bir eğitime katıldığı için çok mutlu olduğunu anlatarak, “Hepimiz için faydalı bir program düzenliyorsunuz. Kırgızistan‘ın size çok selamı var.” dedi.

hhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhh

“Yerel Yönetimlerde Habercilik Eğitimi”

Yerel Yönetimlerde Habercilik Eğitimi kapsamında Balkanlar ve Orta Asya ülkelerinin bazı belediyelerinde görev yapan uzman personeli kapsıyor.

Eğitime Azerbaycan, Bosna Hersek, Karadağ, Kırgızistan, KKTC, Kosova, Makedonya,Moğolistan ve Somali‘den 20 temsilci katılıyor.

Teorik, pratik ve belediye ziyaretlerinden oluşan program 35 saat olarak planlandı.

Programın dili İngilizce olarak belirlenirken, eğitim sırasında İngilizce’den Rusça’ya tercüme hizmeti de verilecek. Katılımcılar, TDBB’nin hedef coğrafyasında (Balkanlar,Kafkasya ve Orta Asya) yer alan yerel yönetimlerde görevli basın ve halkla ilişkilerçalışanları, Anadolu Ajansının sektörel tecrübe ve birikiminden faydalanarak mesleki bir eğitim alacaklar. Ayrıca adı geçen bölgelerden gelecek uzmanların, meslektaşların arasında kalıcı bir sosyal ağ oluşturulacak.

Eğitimi başarıyla tamamlayan katılımcılara sertifika verilecek.

AA ile TDBB şubat ayında, ajansın “Türk Dünyası Haber Paketi” kapsamında, bölge amaçlı gerçekleştirilecek organizasyon ve eğitimlerde ortaklaşa adımlar atmak amacıyla iş birliği protokolü imzalamıştı.

 

Kaynak :http://www.haberler.com/yerel-yonetimlerde-habercilik-egitimi-basladi-8387051-haberi/

Yeni Çözüm Modellemesi İBB Müdürlerine Anlatıldı

Türkiye’nin en büyük metropolü İstanbul’da, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı tüm çağrıları tek çatı altında koordine eden ALO 153 Çağrı Merkezi, Yeni Çözüm Modeline kavuştu. Yeni Çözüm Modeli, düzenlenen etkinlikle İBB müdürlerine tanıtıldı.

1

İstanbul’lu vatandaşlardan gelen ve yeni kurulan Yerinde Çözüm ekipleri tarafından tespit edilen sorunların en kısa sürede ve en nitelikli şekilde çözüme kavuşturulması için oluşturulan Çözüm Modeli, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Mevlüt Bulut, Destek Hizmetleri Daire Başkanı Osman Savaş ve Halkla İlişkiler Müdürü Atakan Yılmaz tarafından gerçekleştirilen etkinlikte anlatıldı. İBB kadrosunda yer alan 98 müdürlük ve İETT CRM temsilcileriyle bir araya gelinen toplantıda İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mevlüt Bulut, Yeni Çözüm Modelinden ve müdürlüklerden beklenilen hassasiyetten bahsetti.  Modelin, yenilenen bu süreçte Beyazmasa’ya iletilen talep ve şikâyetlere zamanında, etkili ve kalıcı çözümler üretme konusunda daha etkili bir model olduğu vurgusunu yaptı. İBB’nin tüm personellerinin bu modele destek vermesinin önemini vurgulayan Genel Sekreter Yardımcısı Mevlüt BULUT, “Biz bir vücuduz, herkes vücudun birer uzvu, hücresi.” diye konuştu.

2

Yeni Dönemde Her Müdürlükte Alo 153 İle Beraber Çalışacak Paydaş Ekipler Kurgulandı

Yenilenen Beyazmasa süreçleriyle birlikte her müdürlükte, Alo 153 ile koordineli çalışacak yeni ekipler kurgulandı. Bu ekipler ile ortak yürütülecek faaliyetler, çözüm sürelerine olumlu yansıyacak. Böylece gelen  talep ve şikâyetlere zamanında, etkili ve kalıcı çözümler üretilecektir. Nihai sonuç ise müdürlüklerin performansına yansıtılacak.

 

Kaynak : http://www.ibb.gov.tr/tr-TR/Haberler/Pages/Haber.aspx?NewsID=23094

Halkla İlişkilerin Uygulama Alanları

Halkla ilişkilerin kapsamına giren bazı kavramlar, halkla ilişkilerin bütünü ile özdeşleştirilmektedir. Dolayısıyla halkla ilişkiler tek bir faaliyete indirgenmektedir. Şüphesiz bu durum doğru bir yaklaşım değildir. Aslında kendi içlerinde de alt başlıklara ayrılabilen aşağıdaki uzmanlık alanlarını kısaca incelemekte yarar vardır.

Danışmanlık; Halkla ilişkiler uygulama alanları içerisinde yer alan bu kavram, kuruluşların üst yöneticilerine stratejik konularda danışmanlık hizmeti verilmesini içerir. Halkla ilişkiler uzmanları kimi zaman kurumlara danışmanlık hizmeti sunarlar.

Araştırma; Halkla ilişkiler stratejilerini planlamak için konu ile ilgili tutum ve davranışların belirlemek gerekir. Böyle bir araştırma, ilk olarak karşılıklı anlamayı, ikinci olarak hedef kitleyi etkileme ve ikna etme amacıyla kullanılabilir. Diğer bir deyişle; düzenlenecek kampanyada halkla ilişkiler uzmanı, amaçlarını doğru belirlemek ve hedef kitlesini seçebilmek için bulunulan durumu bütünüyle ve objektif olarak değerlendirmelidir. Böyle araştırma ile oluşturulan halkla ilişkiler kampanyası çok daha iyi planlanacak ve sonuçları etkili olacaktır.halkla_iliskiler_ozanilginoglu_com-1-300x244

Medya İlişkileri; Halkla ilişkiler uzmanları mesajlarını hedef kitlelerine aktarabilmek için iletişim araçlarına ihtiyaç duyarlar. Öte yandan iletişim araçları da varlıklarını sürdürebilmek için bilgi ve haber gereksinimi içindedirler. İşte bu karşılıklı gereksinim, iyi ilişkilerin geliştirilmesini özellikle halkla ilişkiler adına zorunlu hale getirmektedir. Halkla ilişkiler uzmanları kurumlarını ilgilendiren olaylarla ilgili olarak medya kuruluşlarındaki kişi ve gruplarla mesaj alışverişi ve etkileşim içerisinde bulunurlar..

Duyurum; Duyurum, kuruluşla ilgili haberlerin, haber olma değerine bağlı olarak medyada ücretsiz olarak yayınlanmasıdır. İnsanlar yazılı ya da görsel basında çıkan haberlere değer verirler. Halkla ilişkiler mesajları reklam ve benzeri etkinliklerdeki gibi ticari içerikli olarak algılanmamakta, haber olarak görülmektedir. Şüphesiz bu durum inanılırlık ve güvenilirlik açısından duyurumu çekici kılmaktadır. Halkla ilişkiler uzmanları, planlanmış mesajları sistemli bir şekilde medyaya gönderirler. Gönderilen bu mesajların medyada yayınlanma olasılığı haber değeri taşımasıyla ilgilidir

Çalışanlarla/Üyelerle İletişim; Bir kuruluş ve çalışanları arasında ilişki kurmaya yönelik çalışmalardır. Çalışanlarla iletişim, çalışanları kurumun çalışmalarından, hedeflerinden varsa problemlerinden haberdar ederek, takım ruhunu oluşturmayı, kurum bilincini yerleştirmeyi amaçlar. Bu amaçla yapılan girişimler, çalışanlar arasındaki sorunları azaltmak, memnuniyeti sağlamak, takım ruhunu oluşturmak, motivasyonu arttırmak gibi çalışmaları içerir. Diğer bir deyişle, çalışanlar kendilerine değer verildiğini, ihtiyaçlarının göz önüne alındığını hisseder ve işlerinde gerekli olan her türlü bilgiye ulaşabilirlerse üretkenlikleri ve motivasyonları artar.

Yakın Çevre İlişkileri; Bir kuruluşun bulunduğu bölge içinde yaşayan çevre halkla iletişimi ve onlara yönelik yaptığı halkla ilişkiler etkinlikleridir. Burada halkla ilişkilerin hedefi kurumun bir parçası olduğu, içinde yaşadığı çevreyle, komşularıyla, sivil toplum örgütleriyle olumlu iletişiminin sağlanmasıdır. Bu amaçla kurumu toplumsal sorumluluğu konusunda bilinçlendirir. Toplum için önemli olan eğitim, çevre, işsizlik, sağlık gibi konularda aktif rol almasını sağlar.

ytnlpqkhKamu Yararına Faaliyetler; Çoğunlukla halkla ilişkilerin yerine kullanılan bu kavram kamu yararının gözetildiği etkinlikleri içerir. Kamu yararına faaliyetler kurumun içinde yaşadığı toplumun menfaatlerine, refahının yükseltilmesine yönelik yapılan çalışmalardır. Şüphesiz bu faaliyetlerle kurum sadece kendini düşünmediğini, içinde yaşadığı toplumu da düşündüğünü ifade etmeye çalışır. Dolayısıyla toplumun gözünde kurumun imajının arttırılması amaçlanır.

Hükümet İlişkileri; Hükümete yönelik olarak planlanan halkla ilişkilerin hedefi, kurumun hükümetle, parlamenterle, bakanlıklarla, çeşitli kamu kuruluşlarıyla iletişiminin güçlendirilmesine çalışılır. Aynı zamanda kurumu ilgilendiren hükümet kararlarında, kurumun görüşünün de alınması sağlanır. Şüphesiz bu konuda halkla ilişkilerin kullanacağı yöntem, kamuoyu etkisini kullanarak, hükümeti belirli konularda karar almaya yönlendirmektir.

Konu Yönetimi; Sorun yönetimi ya da olay yönetimi olarak da kullanılan bu kavram halkla ilişkiler fonksiyonunun bir parçasıdır. Konu yönetimi, kuruluşu ve o kuruluşun hedef kitlesini etkileyen kamu politikasını tanımlayan, değerlendiren ve aynı zamanda da cevap veren proaktif bir süreçtir. Bu süreçte, kurumlara problem yaratabilecek sorunlar önceden belirlenir ve bunları aşmak için kuruluşlar adına çözümler üretilerek programlar hazırlanır ve yönetilir.

kaynak: http://notoku.com

Üniversite Öğrencilerinden Sosyal Sorumluluk Projisi

Erzurum Atatürk Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü 3. sınıf öğrencileri “Yaşamı Meşgul Etme” adı altında sosyal sorumluluk projesine imza attılar.universite-ogrencilerinden-sosyal-sorumluluk--8378756_x_o

Erzurum Atatürk Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü 3. sınıf öğrencileri “Yaşamı Meşgul Etme” adı altında sosyal sorumluluk projesine imza attılar.

Proje, Wom Ajans Grubu koordinatörlüğünde Erzurum İl Sağlık Müdürlüğü sponsorluğu ve Erzurum Att Der paydaşlığında gerçekleşti.

“Yaşamı Meşgul Etme” adlı projesinin içeriğinde 112 Komuta Kontrol Merkezine gelen asılsız aramaların azaltılmasını ele alınarak okul öncesi ve ilköğretim okulu öğrencilerine, 112’nin hangi durumlarda aranması gerektiğinin önemi vurgulandı.

Asılsız ihbarların yaşamı meşgul etme ihlali olduğunun belirtildiği projede öğrenciler amaçlarının farkındalık oluşturarak olduğunu söylediler.

Düzenlenen sosyal sorumluluk projesi kapsamında ŞEHİRDER 4-6 Yaş Çocuk Akademisi’de ki çocuklara eğitim verildi. Ayrıca çocuklar proje kapsamında oynanan oyunlar ile keyifli vakit geçirdi. – ERZURUM

Kaynak:  http://www.haberler.com/universite-ogrencilerinden-sosyal-sorumluluk-proji-8378756-haberi/

Erzurum’da “Kadına Şiddet Hayır” Semineri

Erzurum’da ‘’Kadına şiddete hayır’’ semineri düzenlendi.

Erzurum'da 'Kadına Şiddet Hayır' Semineri

Erzurum‘da “Kadına şiddete hayır” semineri düzenlendi. Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi (ŞÖNİM) Müdürü Kerim Kunt, Atatürk Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla ilişkiler ve Tanıtım öğrencileri tarafından Recep Tayyip Erdoğan Kültür Merkezi’nde eğitim alan kadın kursiyerlere yönelik düzenlenen “Kadına Şiddete Hayır” konulu seminere konuşmacı olarak katıldı.

Kunt, burada yaptığı konuşmada, 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun gereği açılan ŞÖNİM’in, şiddet olgusunun nedenleri, varlığı ve sonuçlarıyla tek elden ve çok yönlü mücadele edilebilmek amacıyla kurulduğunu söyledi.

ERZURUM’DA YILDA BİN 800 KADIN FİZİKSEL ŞİDDETTEN DOLAYI BAŞVURU YAPIYOR

Erzurum’da bir yıllık süre zarfında yaklaşık bin 800 kadına şiddet vakasıyla karşılaştıklarını belirten Kunt, şiddet gören kadınların sadece yüzde 15’lik kesiminin ilgili kurumlara başvurduğunu anımsattı.

Yılda bin 800 kadının ağır şiddetle adli mercilere başvurduğunu hatırlan Kunt”Öncelikle kadınlara şiddetin ne olduğunu anlatmamız gerekiyor. Şiddet, fiziksel, psikolojik, ekonomik boyutlarda karşımıza çıkabiliyor. Şiddetin ortaya çıkmasını önleyici hizmetlerimizin yanı sıra şiddet gören kadınlarımıza yönelik çalışmalarımız devam ediyor. 183 numaralı hattımızdan bu konudaki şikayetleri alıyoruz. Erzurum‘da bir yıl içerisinde ağır darptan dolayı bin 800 kadın başvuru yapıyor. Şiddet gören kadınların sadece yüzde 15’i ilgili mercilere başvuruyor. Bu realite, bin 800 olan kayıtlı şiddet rakamının başvurmayanlar göz önüne alındığında daha da artacağını gözler önüne seriyor. Kadınlar şiddetle ilgili konularda kurumumuzdan 24 saat ücretsiz hizmet alabilirler” dedi.

YEDİ GÜN 24 SAAT ESASINA GÖRE HİZMET YÜRÜTÜYORUZ

Kunt, çalışmalarını “tek kapı” sistemi ile yedi gün yirmi dört saat esasına göre yürüten merkezde, kadının ekonomik, psikolojik, hukuki ve sosyal olarak güçlendirilmesine odaklı faaliyetler yürütüldüğünü ifade etti.

Kunt şunları söyledi:

“Şönim’lerin şiddetin önlenmesi bakımından bilinçlendirme ve yönlendirme, korunan kişilere destek sağlanması bakımından mağdur desteği ve danışmanlık hizmetlerinin yanı sıra şiddet uygulayana yönelik rehabilitasyon ile mağdurların topluma entegrasyonunu sağlayıcı tedbirleri geliştirme görevleri de bulunuyor.”

Seminerde ayrıca Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü’nde görevli sosyolog Yunus Emre Akgül tarafından Aile İçi İletişim konulu sunum gerçekleştirdi.

Seminer soru cevap kısmıyla soma erdi.

İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü öğrencileri, seminer sonunda kadına yönelik şiddet fotoğraflarının yer aldığı sergi ve kokteyl düzenledi. – ERZURUM

Kaynakhttp://www.haberler.com/erzurum-da-kadina-siddet-hayir-semineri-8385114-haberi/

Sakarya’da Ağaçlar Kitap Açtı

Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Sapanca MYO Halkla İlişkiler ve Tanıtım Programı öğrencileri sosyal sorumluluk proje kapsamında kitap okuma farkındalığını oluşturmak için bir etkinlik düzenledi.

 

sakarya-da-agaclar-kitap-acti-8380606_x_o

Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Sapanca MYO Halkla İlişkiler ve Tanıtım Programı öğrencileri sosyal sorumluluk proje kapsamında kitap okuma farkındalığını oluşturmak için bir etkinlik düzenledi. Öğrenciler, ağaçlara astıkları kitapları ücretsiz dağıttı.

SAÜ Sapanca MYO Halkla İlişkiler ve Tanıtım Programı öğrencileri vatandaşları okumaya teşvik etmek amacıyla Adapazarı Kültür Merkezi (AKM) önünde ağaçlara astıkları kitaplarla okuma farkındalığını oluşturmak için bir etkinlik düzenledi. Katılımın yüksek olduğu etkinlikte projeyi tanıtan SAÜ Sapanca MYO Halkla İlişkiler ve Tanıtım Programı Bölüm Başkanı Yakup Köseoğlu, “Bu bir ders kapsamında yapılan sosyal sorumluluk projesi. Yaklaşık 3 ay önce başlayan bir süreç arkadaşlarımızın üniversite ile halkın teması için bir sosyal sorumluluk projesi yapmasını istemiştik. Uzun süre çalışmalar yaptık konuyla ilgili daha sonra hem topluma okuma bilincini kazandırmak, hem de çocukların bu 23 Nisan bayramında bir hediye almasını sağlamak amacıyla böyle bir projeye karar verdik. Temel amacımız, geleceğimizin okuyan nesillerin elinde olması. En azından bu anlamda okuma alışkanlığını kazandırmak için bir nebzede olsa çorbada bizimde tuzumuz olsun istedik. Katılımcıların hepsine teşekkür ediyorum, birçok destekçimiz ve yardımcımız oldu. Onlar olmasaydı zaten bu projeyi gerçekleştirmemiz mümkün olmayacaktı. Öğrencilerimize özellikle çok teşekkür etmek istiyoruz çünkü emeğin tamamı onların eseri” dedi.

2 BİN KİTABI DESTEK ALARAK TOPLADIK

Proje kapsamında topladıkları 2 bin kitabı destek alarak topladıklarını söyleyen Sapanca MYO Halkla İlişkiler ve Tanıtım Programı 2. Sınıfı öğrencisi Gülşah Silo, “Sakarya Üniversitesi Sapanca Meslek Yüksekokulu ikinci sınıf öğrencisiyim. Ders kapsamında sosyal sorumluluk projesi yapmamız istendi. Bizde grup arkadaşlarım ve hocalarımla beraber düşünerek insanlara daha ne kadar faydalı olabiliriz diye düşünüp böyle bir proje yapmak istedik. Birazda kitap okumanın farkındalığını oluşturmak istedik insanlar üzerinde. Çocuk kitaplarını topladıkça 23 Nisan’da yapalım dedik etkinliği, çocuklara biraz faydamız olsun ve daha çok dikkat çekebilelim çocuklar açısından. Burada 2 bini aşkın tane kitap var, bunların çoğunu sosyal medyadan, Büyükşehir Belediyesi’nden ve farklı yerlerden destek alarak topladık” diye konuştu.

İNSANLARA YARARLI OLMAK İÇİN BÖYLE BİR PROJE GELİŞTİRDİK

Hazırladıkları projeyi insanlara yararlı olmak için geliştirdiklerini belirten Sapanca MYO Halkla İlişkiler ve Tanıtım Programı 2. Sınıfı öğrencisi Sena Erman, “Sakarya Üniversitesi Sapanca Meslek Yüksekokulu öğrencisiyim, projeye başladığımız zaman kitap bulma konusunda biraz sıkıntı çekmiştik. Projenin gidişatı ilk başlarda çok yavaştı daha sonra sosyal medyadan paylaşımlar yapınca insanlardan da olumlu tepkiler alıp kitapları toplamaya başladık. 2 binden fazla kitap topladık ve insanlara yarar sağlamak için böyle bir proje gerçekleştirdik. Katılım yoğun biz bu kadar katılım olacağını düşünmüyorduk açıkçası. Ama 23 Nisan olması dolayısıyla da çok fazla katılım oldu” şeklinde konuştu.

Kaynak: http://www.haberler.com

1 2 3 4 5 13