Reklam Sanat mıdır?
Sanatın kesin tanımı yapılamaz. Ama sanatı kavramamızı sağlayacak bazı unsurları şöyle sıralayabiliriz:
* Sanat insanla birlikte var olmuştur.
* İnsanın ihtiyaçlarından doğmuştur.
* İnsanın kendini anlatma biçimlerinden biridir.
* Sürekli değişen ve genişleyen insan etkinliğidir.
* Sanat etkinliği yeni bir yapı kurma, şekil verme girişimidir.
* Bir şeyi olduğu gibi taklit etmek, sanat etkinliği değildir.
* Sanatçı, malzemeyi kendi bakış açısına göre seçer, ayıklar, değiştirir, yorumlar, yeniden ortaya koyar.
* Sanat eseri, sanatçının yorumunu yansıtır.
* Sanat eseri, kendine özgü bir iletişim aracıdır.
* Sanat eserinin kendi anlamından öte; okunduğu, seyredildiği ve duyulduğu yerde kazandığı anlamı vardır. Yani sanatseverlerin yorumlarıyla yeniden anlam kazanır.
* Sanat, gerek üretim gerekse anlamlandırma bakımından bireyseldir.
* Sanat eseri dış dünyanın yorumlanarak değiştirilmesi sonucunda ortaya çıkar.
* Sanat eseri hedef kitlesine bir şey öğretmez, açıklamaz; sezdirir, çağrıştırır, hissettirir, duyurur, hatırlatır ve düşündürür.
Özetleyecek olursak;
Sanat, bireysel veya kolektif olarak üretilen, eskiye yeniyi katarak ilerleyen, var olanı taklit eden veya yeniden üreten, gündelik olandan farklı (sıra dışı), duyguları harekete geçiren ve kuşaklara aktarılan bir disiplindir. Sanatta kar amacı güdülmez, temel amaç, ortak insani duyguları ifade etmek, sanat eserindeki anlamı paylaşıma açarak sanat eserinin yeniden yorumlanmasını sağlamaktır.
Reklam ise herhangi bir markanın (ticari, kişi, kurum, organizasyon, vb.) belli bir ücret karşılığında bu markaları tanıtmak, hatırlatmak , ve nihai hedef olarak da markaların hedef kitle tarafından satın alınmasını sağlamak amacıyla, markaların mesajlarını kitle iletişim araçları (televizyon, radyo, gazete, dergi, , cep telefonu, açık hava) kanalıyla hedef kitleye iletmek için yapılan ticari bir faaliyettir.
Reklamda temel hedef kısa veya uzun vadeli kardır. Bunun için, işverenleri tarafından , reklam ajanslarından başarılı reklamların üretilmesi beklenilir. Başarılı reklamın ilk kriteri, vurucu bir mesajın (slogan, logo, reklam müziği..) hedef kitle tarafından kolayca algılanması, zihinlerde uzun süre kalması ve izlenilebilir olması için yaratıcılık esas alınır. Bu nedenle sanat eserlerinden esinlenilir veya sanat eserleri doğrudan kullanılır, taklit edilir.
Fakat, reklam kampanyalarının ölçümleri sonucunda sanatsal bir reklamın satışlara çok etki etki edip etmediği tartışılmaktadır. Yaratıcı reklamların çokça izlenildiği, marka değerini arttırdığı fakat bu etkinin nihai hedef olan satışlarda çok da başarılı olmadığı, yani yaratıcı reklamların sonuç odaklı olmaması tartışmalarda öne çıkan konudur. Bu tartışmaların sonucunda da reklam verenlerin, “bizim izlenecek ve hayran olunacak reklama değil sattıracak reklama ihtiyacımız var” tepkisi üzerine, reklam profesyonellerinin çabaları “satan reklam” yaratmaya yönelik olmuştur. Bunun için de “sanatsal ürünmüş gibi algılanabilecek reklam üretimi”neden ödünler verilmesi göz önüne alındı.
Sanat, mağaraların duvarından bugünkü galerilere dek kendini anlatma aracı oldu; fakat sanat mağara duvarın dayken ya da sokaktayken herkes içindi. Ama sanatın üretilmesi, ulaşılması ve edinilmesi alt sınıftan uzaklaşmasına paralel olarak yüksek sosyoekonomik statüye hitap etmeye başladı. Yani, onlar (yüksek sosyoekonomik statüdeki insanlar) tarafından onlar için üretilen olmaya başladı.
Sanat, sınıf atladıktan sonra yüceliğine yücelik kattı, ulaşılamaz oldu, ulaşanlar da değerli insanlardı. Sanat her şeye referans edilmeye başlandı. Çünkü sanatla referanslandırılan her şey artı değer kazanıyordu. Şöyle ki; yemek yemek, yemek yapmak, tedavi etmek, okumak, spor yapmak, giyinmek, okumak, çiçek yetiştirmek, örgü örmek vb… her şey sanat olarak görülmeye başlandı. Aslında tüm bu faaliyetler, gündelik yaşamda insanlar için önemlidir, değerlidir. Fakat, insanlar diğer insanlar arasında fark yaratmak, öne çıkmak adına, aslında herkesin maddi manevi imkanlar dahilinde yaptığı, yapabileceği bu rutin işleri sanatla ilişkilendirirler.
Reklam profesyonelleri de bu gidişata dahil oldular.
Sanatın, tarihsel bir geçmişi, bu geçmişte farklı bakış açılarından kaynaklanan farklı sanat akımları, sanatçıları, bu sanatçıların yaşadıkları dönemlere ışık tutan, belgesel ve eleştirel şaheserleri vardır. Sanat, insanlık tarihi boyunca var olmuştur.
Pablo Picasso, “Guernica”yı resmederken , Aşık Veysel “Uzun İnce Bir Yoldayım”derken, Bedri Rahmi “Karadut”u yazarken ve resmederken herhangi bir fikri, nesneyi satma amacını gütmediler. Ortak dertleri, insani duyguları insanlarla paylaşmaktı. Günümüzde bile güncelliğini koruyan ve başka sanatçılara ilham veren sanat eserleridir hepsi.
Sadece bu açıdan bakıldığında bile reklamın bir sanat olmadığını, reklam ürününün bir sanat eseri, reklam üreticilerinin de sanatçı olmadığını söylemek mümkündür. Reklam üreticilerinin sanatsal duyarlılıklarının olması durumunda, hedef kitlede satın alma davranışını daha kolay yaratacağını söylemek mümkün.
Reklam sanattan ve sanat tekniklerinden yararlanır, beslenir, sanatı referans alır, tüm bunların yanı sıra belirtmek gerekir ki , reklam sanatın kitlelere ulaşılmasına hizmet eder.
kaynak: https://sardunyart.wordpress.com/2011/12/17/reklam-sanat-midir/